2Assoc. Prof., Bakırköy Research and Training Hospital for Psychiatry, Neurology and Neurosurgery, 1st Neurology Clinic, Istanbul
Abstract
Objective: To assess the association between electrophysiological studies and magnetic resonance imaging (MRI), clinical findings and its contribution to the diagnosis of lumbosacral radiculopathies.
Methods: 30 patients (9 F, 21 M) with back and leg pain and with root compression detected only at one level on MRI were admitted to the study. All patients were under the care of neurosurgery clinic in our hospital. 21 (11 F, 10 M) healthy volunters were admitted to the study as the control group. Bilaterally tibial and peroneal nerve motor, superficial peroneal and sural nerve sensory conduction studies, tibial F response, soleus H reflex, tibial nerve somatosensory evoked potentials (SEP) and L3, L4, L5 and S1 dermatomal SEP (DSEP) responses were evaluated in all participants. Additionally, needle electromyography (EMG) examinations were performed in the patient group.
Results: All of the 30 patients had lumbosacral disc herniation on MRI, 17 (58,8%) of them had radiculopathy by needle EMG consistent with MRI findings. 7 (58,3%) of 12 patients who had L5/S1 disc herniation, had abnormal soleus H reflex responses. Although DSEP responses of 27 (90%) patients showed an abnormality, only 7 (23,3%) patients’ findings were consistent with MRI. Ten patients had tibial SEP abnormalities, however 6 (20%) of these patients’ findings were in concordance with MRI.
Conclusions: We suggest that needle EMG is the most sensitive electrophysiological examination to localize the radiculopathy in patients with lumbosacral disc herniation. The sensitivity of soleus H reflex is similar to the needle EMG findings, especially in patients with S1 radiculopathy. Although the sensitivity of DSEP examinations was found to be high, spesifity was found to be low due to the detected subclinical involvement.
2Doç. Dr., Bakırköy Psikiyatri, Nöroloji ve Nöroşirurji Araştırma ve Uygulama Hastanesi, 1. Nöroloji Kliniği, İstanbul
Amaç: Lumbosakral radikülopatilerde elektrofizyolojik incelemelerin, radyolojik incelemeler ve klinik muayene bulguları ile ilişkisi ve tanıya katkılarının karşılaştırılması planlanmıştır.
Yöntem: Çalışmaya, bel ve bacak ağrısı yakınması ile başvuran, lumbosakral manyetik rezonans görüntüleme (MRG) incelemelerinde kök basısı saptanarak ameliyat edilmek üzere yatırılan 30 hasta (9 Kadın, 21 Erkek) ve nörolojik muayenesi normal olan 21 (11 Kadın, 10 Erkek ) gönüllü denek alındı. Çalışmaya alınanlara iki yanlı tibial ve peroneal sinirlerin motor, yüzeyel peroneal ve sural sinirlerin duyusal ileti incelemeleri, tibial sinir F yanıtı, soleus H refleksi, tibial sinir duyusal uyarılmış potansiyel (DUP) ve L3, L4, L5 ve S1 dermatomal DUP (DDUP) yanıtları ve hasta grubuna, bunlara ek olarak iğne EMG incelemesi yapıldı.
Bulgular: Çalışmaya alınan 30 hastanın MRG incelemelerinde disk herniasyonu olup, 17’sinin (%58.8) iğne EMG incelemesinde MRG ile uyumlu radikülopati bulguları saptandı. L5/S1 disk herniasyonu olan 12 hastanın 7’sinde (%58.3) soleus H refleksi yanıtları patolojikti. DDUP incelemelerinde 27 hastada (%90) patoloji saptanırken, bu inceleme sadece 7 hastada (%23.3) MRI ile uyumlu bulundu. 10 hastada tibial DUP anormalliği saptanırken, 6 hastada (%20) anormallik MRI ile uyumluydu.
Sonuç: Araştırma sonuçları, lumbosakral radikülopatisi olan hastalarda lezyonu lokalize etmede en sensitif elektrofizyolojik inceleme yönteminin iğne EMG incelemesi olduğunu, S1 radikülopatili hastalarda soleus H refleks incelemesinin iğne EMG incelemesine benzer bir sensitivitesi olduğunu, DDUP incelemelerinin sensitivitesi yüksek olmakla birlikte subklinik tutulumu da saptadığından spesifitesinin düşük olduğunu göstermiştir.