Factors Affecting Prescribtion of Antidepressant Medications by Family Physicians in Istanbul Province
1Psychiatrist, Bakirkoy Mazhar Osman Psychiatric Hospital, 12th Psychiatry Unit, Istanbul - Turkey
2Psychiatrist, Bakirkoy Mazhar Osman Psychiatric Hospital, Secondary Outpatient Treatment Unit, Istanbul - Turkey
3Assoc. Prof. Dr., Bakirkoy Mazhar Osman Psychiatric Hospital, 9th Psychiatry Unit, Istanbul - Turkey
Dusunen Adam J Psychiatr Neurol Sci 2014; 27(3): 242-249 DOI: 10.5350/DAJPN2014270307
Full Text PDF Full Text PDF (Turkish)

Abstract

Objective: In the family physician system, depression and anxiety disorders are frequently encountered and antidepressant medications are often prescribed in recent years. Therefore, we aimed to investigate the factors affecting the prescription of antidepressants by family physicians.

Methods: In our study, 120 family physicians working at six districts in Istanbul were contacted and the data were collected by administering a 30-item questionnaire prepared by the investigators.

Results: Eighty point eight percent of the participating family physicians reported that they had sufficient education and practice for diagnosing depression. Fourty seven point five percent of them found their education inadequate for the treatment of patients. Only 1.5% of them were able to define all of the symptoms of depression. Eighty nine point two percent pointed out that they needed regular training about the use of antidepressants in treatment. We found that 81.7% of the physicians preferred prescribing the same antidepressant molecule as their primary option. Sixty six point seven percent stated that they believed the antidepressants could cause dependency and 72.2% believed that a large number of patients would recover without any medication.

Conclusion: With the introduction of family physician practice across the country as of the end of 2010, we entered a new era in terms of the management of psychiatric disorders in primary care. We can suggest that new measures and arrangements are needed to improve the knowledge and attitudes of family physicians about the diagnosis and treatment of psychiatric disorders.


İstanbul ili genelinde görev yapan aile hekimlerinin antidepresan reçetelemesini etkileyen faktörler
1Psikiyatrist, Bakırköy Mazhar Osman Psikiyatri Hastanesi, 12. Psikiyatri Ünitesi, İstanbul - Türkiye
2Psikiyatrist, Bakırköy Mazhar Osman Psikiyatri Hastanesi, İkinci Poliklinik Tedavi Birimi, İstanbul - Türkiye
3Doç. Dr., Bakırköy Mazhar Osman Psikiyatri Hastanesi, 9. Psikiyatri Ünitesi, İstanbul - Türkiye
Dusunen Adam Journal of Psychiatry and Neurological Sciences 2014; 27(3): 242-249 DOI: 10.5350/DAJPN2014270307

Amaç: Aile hekimliği uygulamalarında, sıklıkla karşılaşılan ruhsal bozuklukların depresyon ve anksiyete bozuklukları olduğu ve bunların sağaltımında kullanılan antidepresanların son yıllarda çok sık reçetelendiği bilinmektedir. Buradan hareketle, aile hekimlerinin antidepresan reçetelemesini etkileyen faktörlerin tespit edilmesi amaçlanmıştır.

Yöntem: Çalışmamızda, İstanbul ili genelinde altı ayrı bölgede görev yapan 120 aile hekimine ulaşılarak, çalışmacılar tarafından hazırlanmış 30 sorudan oluşan anket formunun uygulanması ile veriler toplanmıştır.

Bulgular: Araştırmaya katılan aile hekimlerinin %80.8’i depresyon tanısı koymak için yeterli bilgi ve deneyime sahip olduklarını bildirmiştir. Hastaların tedavisi ile ilgili bilgilerini yetersiz bulanların oranı ise %47.5 olarak belirlenmiştir. Hekimlerin %1.5 i belirtilerin tamamını tanımlayabilmiştir. Yüzde seksen dokuz nokta ikisi antidepresanların tedavide kullanımı ile ilgili düzenli eğitime ihtiyaç duyduklarını belirtmişlerdir. Hekimlerin %81.7’sinin ilk tercih ettikleri antidepresan molekülünün aynı olduğu belirlenmiştir. Aile hekimlerinin %66.7’si antidepresan olarak kullanılan ilaçların bağımlılık yapabileceklerine, %72.2’si hastaların büyük bir kısmının antidepresan tedavisiz düzeleceklerine inandıklarını belirtmişlerdir.

Sonuç: İki bin on yılı sonu itibariyle ülke genelinde uygulanan aile hekimliği sistemi ile birlikte, birinci basamakta sunulan ruh sağlığı hizmetlerinde de yeni bir döneme girilmiştir. Birinci basamakta görev yapan aile hekimlerinin ruhsal bozuklukların tanısı ve sağaltımı ile ilgili yetersiz bilgi düzeyi ve olumsuz tutumlarının dikkat çekici olması, bu konuda tedbirler ve düzenlemelerin gerekliliğini göstermektedir.